Süreci doğru okuyamazsak hep birlikte kaybederiz
Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi, Türkiye’de önemli bir konuda inisiyatif almak gerektiğinde Memur-Sen’in en önde olduğunu belirterek, “Yeni bir sürecin eşiğindeyiz. Eğer bu süreci doğru okuyamazsak hep birlikte kaybederiz” dedi.
Latif Selvi, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bayraktutar ile birlikte Isparta Öğretmevi Toplantı Salonu’da düzenlenen “Memur-Sen’e Davet, Tercih Evet” buluşmalarına katılarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Asıl taleplerinin yeni bir anayasanın hazırlanması olduğunu ifade eden Selvi, “1961 yılının vesayetinden oluşturulmuş, 12 Eylül’ün tortularından kalan, bölge içerisinde birtakım mekanizmalarla birbirini kontrol ederek, müesses nizamdan haksız şekilde beslenenlerin hegemonyası ile şekillendirilmiş yapılara katlanmak mecburiyetinde değiliz. Değişim bir tercih değil, bir süreçtir ve yeni bir sürecin eşiğindeyiz. Eğer bu süreci doğru okuyamazsak, hep birlikte kaybederiz. Bu anlamda Memur-Sen kadroları güçlü bir inisiyatif almak zorundadır” şeklinde konuştu.
Sömürü düzenini değiştirmek zorundayız
Selvi, “Bizler ülkemize sahip çıkmak zorundayız” diyerek sürdürdüğü konuşmasında, “Her yerde organize olmalıyız ve önümüzdeki referandumda bizlerin sorumluluğu büyük olmalıdır. Biz hayali konuşmuyoruz, yapacağımız çalışmaları ulusal alana taşımak zorundayız. Her şey uluslararası bir dizaynla ilerliyor ve hareket ediyor. Dünyayı yöneten güçler dünyayı sömürüyor ve bu dünyada insanlar aç yatıyor, bu düzen değişmek zorundadır. Bunun yolu da güçlü bir iktidardan geçiyor” ifadelerini kullandı.
Sendika olarak bütün sıkıntılı süreçlerde kararlı bir şekilde millet için her zaman elini taşın altına koyduklarını, mücadele ettiklerini kaydeden Selvi, sözlerini şöyle sürdürdü: “Doğru bulduğumuz her şeyin hayatiyet kazanması için, yeni bir çalışma hayatının dizayn edilebilmesi için daha çok çalışmalıyız. Vahşi kapitalizmin bize dayattığı çalışma hayatında var olmak istemiyoruz. Adil ve herkesçe kabul edilebilir bir hayatı arzu ediyoruz. Çalışanların huzurlu ve mutlu olduğu bir süreci işletebilmek için çalışma hayatının bütün alanlarında mücadelemiz hep sürecektir.”
Türkiye’nin tarihi bir dönüşüm sürecinin içerisinde olduğunun altını çizen Selvi, “Hepimiz aynı gemide yürüyoruz ve ülkenin geleceği hepimizi aynı noktaya doğru koşmaya mecbur kılıyor. Tarihin akışı içerisinde bir dönüm noktası söz konusu ise inisiyatif alanlar süreci yönetirler, inisiyatif almayanlar, ilgisiz kalanlar tarihin çöplüğüne atılıp giderler. Bunun için bir aradayız” diye konuştu.
Biz vesayetin değil milletin iradesinin yansımasını istiyoruz
Vesayet dönemlerinde oluşturulmuş anayasaların artık Türkiye’ye dar geldiğini, bunun için de yeni bir anayasayı millet olarak ortaya çıkarmaya ve yazmaya mecbur olduklarını vurgulayan Selvi, vesayetin değil, milletin iradesinin yansımasını istediklerini ve bunun için çaba harcadıklarını söyledi.
Uluslararası odaklar hareket geçti
Türkiye’deki hükûmet sistemi değişikliğine karşı uluslararası odakların harekete geçtiğine dikkat çeken Selvi, şöyle konuştu: “Uluslararası odaklar hareket geçti. Adeta memleket meselesine dönüştürdüler. Türkiye ilk defa referandum yaşamıyor. Seferberlik ilan etmişçesine duvar örüyorlar, karşı duruş sergiliyorlar. Üstü örtülü vesayet mekanizmalarıyla kirli bir savaş başladı. Herkes bunu takip ediyor. Batı’nın uydusu olan zayıf bir Türkiye istiyorlar. Ama yağma yok diyoruz. Dün geride kaldı, dünden başlayıp bugüne kadar yaptıklarınızın hesabını vereceğiniz günlerin eşiğindeyiz. Bunun için millet olarak şahlanıyor ve ayağa kalkıyoruz. Değişimin önünü kesemeyecekler ve yeni bir dünya kurulacak. Öncüleri de sizler ve sizlerin verdiği mücadele olacak.”
Bayraktutar: ‘Evet’ diyerek yeni Türkiye’yi birlikte inşa edeceğiz
Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bayraktutar ise, 16 Nisan’da ‘evet’ diyeceklerini belirterek, “Batı’nın sömürüsüne, emperyalizme, vahşi kapitalizmin, vahşi sosyalizmin her türlü tavsiyesine hayır demek için, insanca yaşamak ve dünyada adil bir düzen kurmak için 16 Nisan’da hep beraber ‘evet’ demek mecburiyetindeyiz. Türkiye’deki hükûmet sistemi değişikliği Almanya’yı, Hollanda’yı ne alakadar ediyor? Gelin hep beraber yüzde 60’larda değil, 80-90’larda evet diyelim ve yeni Türkiye’yi birlikte inşa edelim” dedi.
Bayraktutar, 28 Şubatların yaşanmasının o günün sivil toplum örgütlerinin militarist anlayıştaki zalimlerle beraber olmasıyla kolaylaştırıldığını fakat bugün Memur-Sen’in zalimlerin ve bu militarist anlayışların bir daha millete zulmetmemeleri için var olduğunu sözlerine ekledi.
