Isparta 1 Şubesi

GENİŞLETİLMİŞ İL DİVAN KURULU TOPLANTISI

Eğitim Bir Sen 1 Nolu Şube Başkanlığı Genişletilmiş İl Divan Toplantısı Barida  Hotel’s de gerçekleştirdik.

Toplantıya Eğitim Birsen Genel Başkan Yardımcımız Atilla Olçum, Memur-sen Başkanı İhsan Arıcı, Memur-sen’e bağlı şube başkanları ve sendikamızın üyeleri katıldı.

Toplantıda konuşma yapan Hüseyin ARSLAN ‘’Kim demiş her şeyin bitişi ölüm. Destanlar yayılır mezarımızdan.’’ diyerek yola çıkan destansı yaşayarak geleceğe ilişkin inanmışlığı ve adanmışlığı birleştiren,sendikal mücadelemizi ‘’Türkiye’nin geleceğini yeniden inşa etmek adına erdemliler hareketidir.’’cümlesiyle ifade eden şair, eğitimci, yazar fikir ve dava adamı sendikamızın kurucusu merhum Mehmet Akif İnan başta olmak üzere sendikamızın kuruluşundan bugünlere gelmesinde emeği geçenlerden vefat etmiş olanlara Allah'tan rahmet geride kalanları saygı ve minnetle anarken; sendikamızın Isparta’mızda ilk kuruluşunda 34 kişilik yönetim ekibini oluşturacak üyeyi bulmakta zorlanırken bugün 3200 lerin üzerlerine çıkarttık. Bugünlere gelmemizde emeği geçmiş olan başkanlarımız Mustafa Sağlam, Hüseyin Özçelik, İhsan Arıcı başkanlarımıza ve ekiplerine teşekkür eder saygılar sunarım.

2018 Ekim ayında delege seçimleri ile başlayan ve 11 Kasım 2018 tarihinde yapılan genel kurulla her birimiz sendikamızın bir neferi olarak sendikamıza hizmet etmek için yarıştığımız, üyelerimizin % 80 leri aşan katılımıyla gerçekleştirdiğimiz demokrasi şölenimiz sona ermiş üyelerimizin ve davamızda siz değerli delegelerimizin teveccühü ile yeni yönetim kurulumuzu oluşturduk.

Artık şu bilinmelidir ki REKABET dönemi bitmiş refakat, kucaklaşma omuz omuza sendikamızı yeni hedeflere ulaştırılmasında birlik ve beraberlik halinde yol alma dönemi başlamıştır. Bu demokratik yarış sürecinin kaybedeni yoktur. Kazanan üyelerimiz olmuştur. BİZ BİRLİKTE GÜÇLÜYÜZ. vakit saflarımızı sıkıştırma, kardeşliğimizi pekiştirme vaktidir.

Biz Türkiye’nin en yaygın ,en kuşatıcı, en büyük sendikası ve sivil toplum örgütüyüz. Merhum Mehmet Akif İnan’ ın dediği gibi ‘’Biz ucuz işlerin sendikası değiliz.’’ Biz gelecek günlerin ,kalıcı iş ve eylemlerin sendikasıyız.

Bizim olur olmaz zamanlarda sokaklara dökülerek kendimize, mesleğimize yakışmayacak tarzda hareket ederek hükümetlerden bir şeyler koparmak gibi bir politikamız yoktur. Bizler onurlu bir mücadelenin insanlarıyız.

Bizim sendikacılığımız barışın, kardeşliğin sendikacılığıdır. Eğitim davasına gönül verenlerin sendikasıdır.

Memur-sen olarak ucuz işlerin peşinde koşmadık.Günü kurtarmak için maksatlı açıklamalarla sendikacılığı kısırlaştırmadık. 25 yıllık hak ve özgürlük mücadelemizde üyelerimizin ve eğitim çalışanlarının sorunlarını çözmek yeni kazanımlar elde ettik, bir çok özlük noktasında ki kazanımların yanında; Cumhurbaşkanlığı seçiminde birileri halkın sözünü hiçe sayarken , dik duruşumuz ; Ortak akıl mitinglerimizdeki demokrasi anlayışımız ,teröre lanet mitinglerimiz ,15 Temmuz hain darbe girişimine ilk tepkiyi veren sivil örgütlenme olarak canlı yayınlara bağlanıp milleti sokağa davet eden örgütlü kitle olarak hain darbe kalkışmasını bizler meydanlarda karşıladık .Varlığımıza ve birliğimize kasteden vesayet güçlerine karşı 15 Temmuz’da üyelerimizle tüm Türkiye’de olduğu gibi Isparta’mızda da sahaya indik. 

Filistin’de ve dünyanın dört bir yanında ezilmiş halkların sesi oluşumuz merhum Genel Başkanımızın çizdiği yoldaki onurlu ve vakurlu duruşumuzdur. Türkiye’nin şu anda en büyük sivi toplum kuruluşu olarak her zaman yapıcı bir süreç işletmeye çalıştık.

Bizler yeni yönetim ekipleri olarak kurucu genel başkanımızın ‘’Ben sizlerden, her birinizden konferadasyonun genel başkanıymış çaba göstermenizi istiyorum.’’Talimatını bir emir telakki ettiğimiz ve sendikamızı sizlerle birlikte daha güzel yarınlara taşımak için Kurucu Genel başkanımızın gösterdiği ufuktan hareketle Genel Başkanımız Ali YALÇIN ve ekibinin ‘’ Zirveden yeni ufuklara ‘’ yolculuğunda yanında kol kola gönül gönüle olmak için, asla bölmeden ötekileştirmeden bir olarak iri olarak, diri olarak bir sendikacılık yapmaya, herkesi kucaklamaya, her bir kardeşimize hak ettiği  değeri verip, hak ettiği saygıyı göstermek için sendikamızın her kademesinde daha önce görev yapmış kardeşlerimizin deneyimini, ekibimizin enerji azim ve kararlılığı ile birleştirerek hayırda yarışmanın bereketini ermiş olarak yarınlara ulaşmak için istişare kültürünü oluşturan ve geliştiren ,yönetimimiz kadın ve gençlik yapılanmalarımız delegelerimiz iş yeri temsilcilerimiz ve üyelerimizle canlı bir bağ ,sürekli iletişime açık bir kanal bırakmak için yönetimdeki arkadaşlarımızın ve tüm üyelerimizin iyi ki Eğitim-Bir liyim diyebileceği bir Eğitim Bir-Sen için;  Yönetimimiz ilçe temsilcilerimiz  ve yönetimleri kadın ve gençlik yapılanmalarımız, uç beylerimizle hep birlikte üzerimize aldığımız sorumluluğumuz ve emanetin bilinci ile çalışacaklarını ifade etti. 

Toplantıda konuşma yapan  Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcımız Atilla OLÇUM öncelikle Isparta'da olmaktan büyük memnuniyet duyduğunu ifade ederek konuşmalarına başladı.

"Okul yöneticiliğinde değişim değil, gelişim esas alınmalıdır."

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Atilla Olçum, okul yöneticiliğinde gelişimin esas alınması gerektiğini ifade ederek, “Yönetici yetiştirilmesi konusunda üzerinde uzlaşmaya varılacak bir öğretim metodolojisi ve model ortaya konulmalıdır. Artan sorumlulukları dikkate alınarak, yöneticilerin yetki ve sorumlulukları doğrultusunda mali ve sosyal hakları statülerine uygun olarak geliştirilmeli, eğitim yöneticiliğine en iyiler yönlendirilmeli, mesleki güvence sağlanmalı, her boyutuyla cazip hâle getirilmelidir. Okul yöneticiliğinde değişim değil, gelişim esas alınmalıdır” dedi.

Isparta 1 No’lu Şube’nin genişletilmiş il divan toplantında konuşan Atilla Olçum, kuruldukları günden beri hak, emek ve özgürlükler için ter akıttıklarını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “1992’de çıktığımız sendikal yolculukta bizi zirveye taşıyan, kritik dönemlerde sorumluluk almamız, eğitim çalışanlarının dertlerini dert edinmemiz, sorunlarının çözümü için mücadele vermemiz, vesayetin sona ermesi için elimizi taşın altına koymamız, milletin, millî iradenin yanında yer almamız, yetimlerin yüzünün gülmesi için projeler geliştirip uygulamamız, gençleri kitapla buluşturan faaliyetler düzenlememiz, mazluma ve mağdura kol kanat germemiz, haksızlıklar karşısında sessiz kalmamamızdır. Üyelerimizden aldığımız gücü ve birikimi kazanıma dönüştürmeye, sorun çözmeye, yetimin, mazlumun ve mağdurun sesi olmaya devam edeceğiz.”

Yeni kazanımlara imza atmanın öznesi insan, eylemi emektir

“Hak ve özgürlük, bahşetmenin değil, mücadele etmenin sonucudur” diyen Olçum, yeni alanlara uzanmanın, yeni kazanımlara imza atmanın öznesinin insan, eyleminin emek olduğunu kaydetti. Bunu anlayışla hareket eden büyük bir kitleye ve emek vermekten kaçınmayan kadim bir teşkilat disiplinine sahip olduklarını belirten Olçum, ‘Çağı yeniden kurmanın, mazlumların hakkını, insanlığın onurunu korumanın ağır yükünü taşıyoruz. Haktan, emekten, özgürlükten, mazlumdan, millet iradesinden yana, öncülerimizin yolunda yılmadan, yorulmadan bu yürüyüşümüzü sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

Sorunların çözümüne yönelik adım atılmalıdır

2023 Eğitim Vizyonu’nda yer alan eylem adımlarına da değinen Atilla Olçum, şunları söyledi: “Öğretmenlik mesleği uzmanlık programlarının başlatılması, öğretmenlik meslek kanunu, okul yöneticiliğinin profesyonel meslek hâline getirilmesi ve okul yöneticilerinin özlük haklarının iyileştirilmesi, okul bütçe ve bağış sisteminin kurulması, elverişsiz şartlarda görev yapan öğretmen ve yöneticiler için teşvik uygulamasının getirilmesi gibi, eğitimin sorunlarının çözümü noktasında zaman geçirilmeden adım atılmalıdır.”

Okul yöneticilerinin artan sorumluluğu dikkate alınarak mali ve sosyal hakları geliştirilmelidir

Eğitim yöneticiliğinin, dünya genelinde profesyonel bir meslek olarak icra edildiğini, ülkemizde okulların ulaştığı hüviyet ve eğitimin ihtiyaçlarının da bunu gerektirdiğini dile getiren Olçum, “Öğretmenlik formasyonu, eğitim yöneticiliği için vazgeçilmezdir, buna ek olarak, yönetici yetiştirilmesi konusunda üzerinde uzlaşmaya varılacak bir öğretim metodolojisi ve model ortaya konulmalıdır. Okul yöneticilerinin artan sorumluluğu dikkate alınarak, yöneticilerin yetki ve sorumlulukları doğrultusunda mali ve sosyal hakları statülerine uygun olarak geliştirilmeli, eğitim yöneticiliğine en iyiler yönlendirilmeli, mesleki güvence sağlanmalı, her boyutuyla cazip hâle getirilmelidir. Okul yöneticiliğinde değişim değil, gelişim esas alınmalıdır” şeklinde konuştu.